27 Mayıs 2009 Çarşamba

Güneye Giderken...2.Tur: "16-19 Mayıs 2009 İzmir-Marmaris Turu" {4.Gün}

16-19 Mayıs 2009 İzmir-Marmaris Turu

4.Gün: 19 Mayıs 2009 Salı

Rota: Akyaka-Akçapınar-Marmaris-İçmeler-Marmaris

Mesafe: 94.89 km

Bisiklet üzerinde geçen zaman: 7.38.57 saat

Ortalama hız: 12.40 km/saat

Maksimum hız: 54.57 km/saat

Max.Rakım: 124 m

Toplam Tırmanış: 166 m



Akyaka'daki yemyeşil doğanın bağrındaki,turkuaz renkli denizin kıyısında kurulu harika kamp alanımızda uyanıyoruz güne



Bisikletim,ağacın gövdesine yaslanmış,daha uyanamamış



Şöyle 1-2 hafta kalmalı burada.Şehrin keşmekeşinden uzak,doğayla başbaşa...





2 gündür yollarda olan bedenler artık deniiizz denizzz diye bağırıyor Denize girebileceğimiz noktayı arıyoruz bir süre ve...



mutlu sona ulaşıyoruz



Fazla söze gerek yok,deniz o kadar güzel ki...









Emre mayosunu giymiş,geliyor uzaklardan...



evet son hazırlıklar



vee hopp cumburlop denize







Emre,beni denize atlarken çekmek için çıkıyor denizden



Hey bire pehlivan O ne atlayış öyle



Yarattığım dalgaya bakın,maşallah



Keyfime de diyecek yok hani



Zor da olsa denizden çıkıyoruz bir süre sonra.Bu harika kamp alanını ardımızda bırakıyoruz.



Çadırı toplamaydı,denizdi derken kahvaltı aksıyor Acıkan karınlarımız zillere vuruyor hızlıca Hmm...Meşhur Fatma Abla gözlemesi.Neden olmasın



Neden meşhur olduğu belli.Tadı damaklarımızda kalıyor.2 tane yiyoruz,yine de tadına doyamıyoruz.Şiddetle tavsiye edilir



Bu esnada bir abimiz "Bu bisikletliler kimler yahu?" diye sesleniyor.Buyrun biziz diyoruz Yanımıza geliyor ve kendisinin motorsiklet gezgini olduğunu söylüyor.Türkiye'nin dört bir yanını tek başına motoruyla gezmekte,ilgisini çeken bir köy yolu gördü mü; yola,merakına engel olamayıp,yolun nerden çıkacağını bilmeden girmekte,güzel güzel fotoğraflar çekmekteymiş Bunları da www.rideturkey.com adresinde yayınlamayı düşünmekteymiş Anlattığı bir kaç hikayesi de enfes gözlemenin yanındaki çayın demi oluyor adeta Tanıştığımıza memnun oluyoruz.Umarım yolumuz bir yerlerde yine kesişir



Akyaka halk plajına iniyoruz.



Ah keşke zamanımız olsayı da bir de tekne turu yapabilseydik,o canım koylara



Akyaka sahilinde turlarken ben meraklı,bisiklet süren bir çocukla konuşmaya dalmışken Emre arkada birisiyle konuşuyor.Durakladığım esnada Emre yanıma gelip "Şurada bir adam var.Bisikletçiymiş.Gelin bir çayımı için dedi." diyor.Bunun üzerine geri dönüp bu enteresan kişiyle tanışma şansı buluyoruz

işteee karşınızdaaa Bezgin Bekir



Onun hakkında anlatılabilecek o kadar çok şey var ki...Keşke konuşmalarımızı videoya çekseydim.



Bezgin Bekir,Akyaka'ya Ağustos aylarında yapmayı düşündüğü bisikletle Hindistan turu için para kazanmaya gelmiş.Bunun için bu el emeği,göz nuru şeyleri satıyor.Akyaka'da çadırda kalıyor.Tam bir doğa aşığı.Sürekli dağlara çıkıyor ve huzur buluyor İstediği yerde çadırını kurup orada geçiriyor geceyi.

Anlattıkça anlatıyor.Gaziantep'e gitmiş bisikletle 6 günde.Çok çabuk bitti,doyamadım diyor Sıkı durun en can alıcı kısma geliyoruz.Çanakkale'ye yürümüş! Evet yanlış duymadınız Almış bir pazar arabasını,içine çadırını matını...vesayresini koymuş,onu da bir kayışla gövdesine bağlamış ve günlerce Çanakkale'ye yürümüş Yürüyüşü esnasından Hollandalı bir bisikletçiyle karşılaşmış.Adam bunu görünce gülmekten yerlerde yuvarlanmış

Daha bunun gibi o kadar çok şey anlattı ki bezginim Diyorum ya keşke videoya çekseydim de burada paylaşsaydım o anları



Selelerimizin altına kuş tüyü ve deniz tanrısının kolye ucunu,kadrolarımıza da "Karşı Bisiklet" yazılı mermer parçalarını bağlıyor.









Ayırca kolye ve bileklik de hediye ediyor



Telefon numarasını ve mailini alıyorum.O yürüyüşün resimlerini mutlaka görmeliyim diyorum Bir daha görüşebilmek dileğiyle ayrılıyoruz yanından...



Akyaka'da tanıştığımız yeni yüzleri ve hikayeleri anılarımızın bir köşesine yerleştirip Marmaris'e doğru yola koyuluyoruz.



Bizi bekleyen dağlar...



Okaliptüs yolu...













Bu harika yoldan Akçapınar köyüne geliyoruz.Pili biten tripodum için bakkaldan pil alıyorum Müzik olmadan asla...



ve Marmaris yolunun harika doğası eşliğinde ilerliyoruz.







Muğla'ya aşık olduğumu söylemiştim değil mi?



Sizce de bu doğa kendine aşık etmiyor mu insanı?



























Harika manzaralar eşliğinde Marmaris'e geliyoruz.















Marmaris'e gelmeden önce mola verdiğimiz benzinlikte tanıştığımız bir abimiz Marmaris-İçmeler sahil yolunda sürekli bisiklet bindiğini,8-9 kmlik harika bir yol olduğunu,mutlaka turlamamız gerektiğini söylemişti Bunun üzerine biz de tavsiyeye uyuyoruz





Dediği kadar varmış.Sol tarafımızda deniz,yeşillikler arasında yol alıyoruz.











Ben dalmış giderken,Emre bana Metin Şentürk'ü gördüğünü söylüyor Geriye dönüp yanına gidiyoruz ve İzmir'den bisikletle geldiğimizi söylüyor ve fotoğraf çekilmeyi rica ediyoruz.O da bu ricamızı geri çevirmiyor haliyle



Tebrik edip,alkışlarla uğurluyor bizi.Teşekkürler Metin abi



ve İçmeler'e geliyoruz.



















Bugün 19 Mayıs 2009.Dolayısıyla kortej var.Hasan Efe'de yürüyüşe katılmak için sahile çıkıyor.Fotoğraf çekilmek üzere duruyoruz yanında.Fotoğraftan sonra tatlı bir sohbet faslı başlıyor.O da eskiden bisiklete çok hevesliymiş.2 tane yarış bisikleti ve bir kaç tane bisiklet forması ve kaskı varmış;fakat bir süre kullanıp bırakmış.Odanın bir köşesinde duruyorlar,bana özgürlüğü yansıtıyorlar;ama kullanamıyorum diyor

Bir şok anı daha.Hasan Efe ekibiyle birlikte Afyon'dan Ankara'ya yürümüş.Baya meşhurmuş kendisi."Google'a yaz Hasan Efe diye hakkımda bir çok şey bulursun" diyor





19 Mayıs kutlamalarından bir görüntü.Çıktııkk açııık alııınnlaaa ooon yılldaaa her saavaaaşştaaann



Bol bol turluyoruz Marmaris'i.





























Bu kadar turlama yeter diyerek biraz da keyif yapıyoruz



Emre'nin ısmarladığı biramı yudumlarken.Teşekkürler Emre'ciğim



Tabii nargileyi de unutmamalı



Bu esnada nargilecide çalışan abimizle sohbete koyuluyoruz.Dicle Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği'ni bitirdiğini söylüyor.Burada kazandığı paranın öğretmenlikten kazandığı paradan kat kat fazla olduğunu söylüyor.Ayrıca Marmaris'te yaşanan rant olaylarından bahsediyor.Türkiye'min acı gerçeklerine bir kez daha tanık oluyoruz



Turumuzun 4.günü epey şenlikli oldu.Bir çok insan ve hikaye tanıdık,muhteşem bir doğada pedalladık.



Her turun bir sonu olduğu gibi bu turun da sonu geliyor maalesef Yaşadığımız onca güzel hatırayı zihinlerimizin en güzel köşelerine yerleştirerek evlerimize dönüyoruz



ve Emre'nin yazısıyla...

Babam derdi ki;bir karar verdiğinde yeni planına göre tüm hayatın değişir.Çalkantılarla,hatalarla,başarısızlıklarla dolu bir yolculuk gibidir.Yeniden başlamak için kendiini ararsın.İşte bütün olayım bu kelimelerde yatıyor.Bunu açarak derdimizi,temennilerimizi aktaralım isterim.Evet,ben bir karar verdim ve tüm hayatım değişti.O kadar değişiklik yaşadım ki,hangisini yakalasam bilemiyorum.Çoğumuzun hikayesi aynıdır,sadece oyuncular ve yaşananlar farklıdır.Biz yolculuğumuzu başarısızlıklarımızı ölçmek için gerçekleştirdik belki de.Bir amaç,hedef yok gibiydi.Belki bu yolculuk bizim için çalkantı,hatalrla doluydu;ama bir yolculuktu...Kendimizi yeniden bulmak,ne yapmak istediğimizin kafamızda canlanmasını sağlamak için çıktık belki de.Belkide kendi zihinsel mastürbasyonumuzdu.

Farklı hayatlar tanıdık,farklı rotaları vardı hepsinin;ama çoğu bizim kafadandı.Yolda olup kendini yakalamktı amaçları.Onlar da bizi yakalamıştı.Yaşamlar birbirine geçiyor,bir düzlem oluşuyordu böylece.Babuşu,motorlu dayıyı...Bunlar gibi daha nicelerini.Yurdum insanlarını tanıyorduk yaa,daha başka ne isterim ki...

Bir lagaluga daha bitti.Kendimizi şaman ritüelinde bulunan insanlara benzetmeye başlıyorum artık.Kurşun ata ata biter,yollar gide gide biter.Nice yolculuklara...



Hiç yorum yok: